Bizmut

Bizmut, MS 1400 civarında adı bilinmeyen bir simyacı tarafından keşfedilmiştir. Ancak farklı bir element olarak tanımlanamamıştır. Claude-François Geoffroy'un çalışmaları sayesinde 1753'te bizmutun bir element olduğu kanıtlanmıştır. Kimyasal sembolü Bi ve atom numarası 83 olan bu metal, doğada genellikle serbest halde bulunmaz, ancak birçok minerallerde ve cevherlerde yaygın olarak bulunabilir. Aslında gümüşümsü beyaz renginde olan bu metal, yüzey oksidasyonu sayesinde rengarenk yanardöner bir görüntüye sahip olur.

Bizmut doğal olarak ortaya çıkabilir. Yeni üretildiğinde ise gümüşü beyaz renkli ve kırılgan bir metaldir, ancak yüzey oksidasyonu ona birçok renkte yanardöner renkler verebilir. Endüstride, alaşımların ve lehimlerin üretiminde kullanılır. Ayrıca yangın söndürme sistemleri ve nükleer reaktörlerde de kullanımı vardır.

Çoğu malzeme katılaştıkça büzülür; fakat bizmut katılaştıkça genişler. Bu özelliği sayesinde bizmut, tıp metal üretiminde kullanılabilir hale gelmiştir, aynı zamanda baskı harfi dökümü gibi alanlarda da bizmut kullanılır. Bizmut metali kırılgan olduğundan, yararlı olması için genellikle diğer metallerle karıştırılır. Kalay veya kadmiyumlu alaşımları, düşük erime noktalarına sahiptir ve yangın dedektörleri ve söndürücülerinde, elektrik sigortalarında ve lehimlerde kullanılır.

Bizmut oksijen klorür (BiOCl), rujlara, ojelere ve göz farlarına sedefli görünüm veren bir katkı maddesidir. Çeşitli mide ilaçları bizmut karbonat ve bizmut subsalisilat içerir. Bizmut subsalisilat, E. coli ve Salmonella gibi bazı bakteri türlerinin çoğalmasını engelleyen antimikrobiyal etkiye de sahiptir.